Friday 9 May 2008

pisiklet aldııııııııııım

Buradaki bisikletli hayata alışınca eskiden beri kafamın karanlık çatı katısının tozlu sandıklarının arkasına saklanmış olan hayali yeniden canlandı:

İstanbul’da bisiklet!..

ve araştırmaya başladım. Amazon’da falan bir sürü ikinci el mevcut, hem de çok ucuza (150- 200 öyro); ama düşününce —ve bir de buradaki pek şeker insanların çalıştığı bisikletçi ve tamircisine gidip danışınca— aslında bunun pek de sağlıklı olmadığını kavradım, çünkü Internet’te iş şansa kalmış. Çok sakat durumlarla karşılaşmışlar burada, ısmarlanan bisikleti neredeyse yeni baştan yapmak zorunda bile kaldıkları olmuş. “Astarı yüzünden pahalıya gelmesi” veya “ucuz etin yahnisi” durumu…
Yaptığım araştırmalarda bu “folding bikes” denen, katlanan, çantaya konan, hafif şehir bisikleti markalarından DAHON çıktı karşıma. Baktım ki benim buradaki bisikletçi de Dahon’un bazı modellerini satıyor. Internet’ten modellerine bakıp işime yarayanları işaretledim ve dükkâna döndüm. Dükkânda çalışan genç adamla birlikte* kataloga tekrar bakıp en uygun fiyatlısını ve işe yarıyanını bulduk. Ben, bir de ekstradan arkasına çanta, eşya taşımalık parça da taktırıyorum.
Ismarlandı!
Çok heyecanlıyım!

Kendisi:

12,6 kg
çift frenli (çünkü pedalı geri çevirince çalışıyor arka fren çoğunda ki ben rahat bulmuyorum)
33x64x81 cm
vitesi kaç hatırlamıyorum ama çok olmasını ayrıca istiyor değildim…
lastikler “big apple”




ve işte yeni bebek DAHON Speed P8:










*evet hoştu. o yüzden adam değil çocuk değil genç adam...hava da nasıl bahar...

ama cartel ama

yahu n'olursa olsun bence cartel denen yersiz yurtsuz grup, zamanına göre bayağı iyi müzik yapıyordu. sene '96. bende tişörtü vardı valla ve bütün kaseti de ezbere bilirdim Almancaları dahil. ki o zamanlar hiç bilmezdim kim nerden, sözleri de pek sallamazdım. sonra birileri dedi ki bunlar faşo.http://www.blogger.com/img/gl.link.gif


...şöyle :

araba yok

çek bi fırt

aha alamancı çığırışı böyle:

yetmedi mi

kabus